Prof. Dr. Ali Osman ÖZCAN
Açgözlülük ve çokyüzlülük geçer akçe olarak kabul edilen değerler arasında yerini almıştır. Bu değerler yobazlık ve ikiyüzlülükle birleşerek kamuoyunda alkışlanmaktadır.
Çıkar düşünceleri hayır ve hasenatla ilişkilendirilerek ahlaksızlık yüceltilmektedir. Hukuk, din, ahlak, gelenek, moda veya politika vb. alanlarda çıkar hesapları dışında başka hesap yapılmamaktadır. Sanki ahlaksızlık ahlak olarak yazılı ve görsel medyada dayatılan değerler olarak karşımızda durmaktadır.
Ekonomi, bilim, din, toplum, politika ve sanat alanlarında kısaca yaşamın tüm alanlarında açgözlülük, ikiyüzlülük ve utanmazlığa övgüler yağdırılmaktadır. Hatta utanmazlık pazara çıkarılıp utanmazlıktan para kazananlar bile vardır. Ahlaksızlık yüce ahlak değeri olarak gençlere aşılanmak istenmektedir. Ahlaksızlık meddahları herkesi güldürürken ahlak değerlerini de insanların ceplerinden aşırıp durmaktadır.
Ahlaksızlık makamı, herkesin şarkısında ve türküsünde ritmini koruyarak yoluna devam etmektedir. İrade eğitimi adı altında ahlaksızlığın reklam ve propagandası yapılmakta, özgür irade ve akıllıca davranma kavramları seçimden seçime hatırlanır gibi olmaktadır. Taassup ve cehalet içinde meddahların ukalalıkları pirim yapmaktadır. İyi niyetli olmak aşağılanarak, ikiyüzlü davranmak adına paralar verilmektedir. Açgözlülük ve çokyüzlülük el ele verip para peşinde vakit geçirmektedir. Para kazanma iradesi dışında başka irade düşünülmemektedir.
Yazılı ve görsel basında her türlü yorumun içinde ukalalıklar, aşağılamalar, aşağılamaları yücelterek söylemeler reyting adına teşvik edilmektedir. Hatta öyküler, fıkralar, şakalar, latifeler bile ukalalık rengine büründürüldükten sonra sunulmaktadır. Bunların hepsi ukalalık kazanında kaynatılarak pazarlanmaktadır. Açgözlü ve çokyüzlü meddahlar para kazanmak için her türlü rengi kendilerine mubah görmeyi adet edinmişlerdir. Hayalleri, rüyaları hatta hatıraları para kazanma ile yanıp tutuşan bu kişiler, başkalarına örnek olduklarını bile ileri sürebilmektedir.
Utanmazlığı meslek edinen ukalalık meddahları servet ve zenginlik peşinde kendilerine daima ileri emri veren kumandanlara benzemektedir. Daha doğrusu para kazanmak için freni patlamış otomobil gibi nereye çarpacakları veya kimi çarpacakları belli olmadan hareket etmektedirler. Onların hırsları, açgözlülük ve çokyüzlülükle karakterizedir. Tek amaçları kazanmak, kazanmak, kazanmaktır. Vicdan azabının ne olduğunu bilmeden kendi vicdanlarına bile ukalalık taslayabilirler.
Açgözlü ve ikiyüzlü olan bu ukalalık meddahlarının vehimleri ve batıl görüşleri de çıkarlarının emrindedir. Yaptıkları alıştırma davranışları ukalalık ve ikiyüzlülüklerini perçinlediğinden her şeyden intikam almayı ve öfkelerini inatla süslemeyi marifet sayarlar. Ahlaksızlığı yüce ahlak olarak yaşadıklarından kendi gözlerindeki mertekleri bile görmekten aciz olan bu kişilerle hiçbir yere varılamaz. El verince kol kapan, yüze gülüp arkadan hançerleyen bu tür ukalalık meddahlarının övgülerinin de yalanla dolu olduğunu ve yalancılıkla süslendiğini bilmek gerek.
