Beril Çuhadaroğlu
Tarih: 04.09.2014 01:36
Sokak Gazlı, Öğrenciler Taşlı, Polis Kalkanlı .....
Maya'lıların
kıyamet alameti gerçekleşmediğine göre kendi ülkemizdeki kıyamet öncesi
yaşanan olaylara geri dönüş yapalım. Siyasilerin
hayatları vaatlerden ibaret olabilir ama vatandaşlar gerçeklerle
savaşmakta.
Savaş demişken, Türkiye'de savaş hali olan iller Ankara, İstanbul, Çukurca diyebiliriz.
'Hayırdır
Beril ne savaş? ' derseniz çakma solcu karışımı ile oluşmuş terör
reklamcıları, öğrenci değil öğrenemeyen cahil taşçı grup, arada sağlam
sapancılar ve sesi gür çıkan opera sanatçısı görünümlü savaşçılarımız ve
2023'te robotlara taş çıkaracak polislerimiz.
Birde Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanın bu kadar korunmaya
muhtaç olması acı verici gerçeği. Bahsettiğim koruma kendi güvenliğini
sağlayanlar değil tabii kide ülke Başbakanı korunacak lakin Ankara
polis ordusunu peşinden sürüklemesi ilginç ve acı gerçek maalesef. Koca
stadyumları aşkla dolduruluyor da üniversiteler sokaktakiler mi düşman
koca başkana ....
Olaylara objektif gözle baktığımız zaman öğrenciler polise taş
sopa atacak kadar düşman, Başbakanımızda bu gruptan arasında uzun
mesafeler olsa da korunmaya muhtaç bir Başbakan...
Polisimiz de saatlerce beklemenin acısını bu gruptan dayak atarak, hastanelik edecek kadar acımasız maalesef.
2500 polis 100 kişiyi şiddet kullanmadan alamayacak ve elindeki gaz
bombasını atamayacak kadar acemi olduğunu belgelemiş durumdayız.
İşte savaşın resmi ve acı bilançosu ....
Hak
mahkemelerde aranır, olmadı insan hakları mahkemesi, olmadı mı sokakta
eylemler ama taşsız, sopasız ses getirecek yaratıcı...
Şiddet içeren değil ses duyuracak , aranan hakkı kazandıracak ...
Hak ararken haklanmak yerine aradığınız hakkı kazanmak olmalı...
Ama
sadece haber bültenlerini bir kaos varmış gibi doldurmak ve sonuçsuz
çabalarla sonlandırmak en acısı olsa gerek. Tüm Taş Sopa gaz yiyeyen
arkadaşlara ancak geçmiş olsun demek düşüyor ve sol grup adı altında
terör reklamı yapmak isteyenlere polisin şiddet kullanarak değil yasal
dayanaklarla çözüm olması temennisinde bulunuyorum.
Öğrencilere baktığımız zaman hani çok vatansever ve ülke sever
oldukları içinmi hiç bir eylemlerinde Atatrük resmi, Atatrük'ün Sözleri,
resimleri yer almaz. Mahir Çayan, Deniz Gezmiş sloganları atarken
yanlış kısımları öğreniyorlar ki Deniz Gezmiş Mahir Çayan, Erdal Eren
sokaklarda bi avuç değil binlerle yürürlermiş.
Amerikan Emperyalizmine hayır derken Kürtçülük, Türkçülük yapmamış
vatanseverlikleri ile ön planda idiler. Yani gerçek devrimcilerin takdir
edilir düşüncelerini ülke sevgilerini bu gençlerin harcamaları çok acı
....
Örnek verirsek 'Evde kadın emekçilere maaş bağlansın derken' bu
açıklamanın sonu eylemlerimiz her yerde ve Kürdistan'da diye biterse bu
bölücülüktür... Yer : Ankara Yüksel caddesi saat 12. 30. Tarih
20.12.2012
İşte kimin ne olduğunu çözemediğimiz çakma solcuların bu kaos
oluşturmaya çabaları yüzünden gerçekten hak arayanların ses çıkaran işçi
emekçi öğrenciler arada kaybolmakta ve artık herkes aynı kefeye
konarak sessiz çığlıklar oluşmakta....
Güzel ülkemin acı gerçeği salon doldurmayı başarılı kılan korumalı
iktidar, çakma solcularla yok olan ana muhalefet, muhafazakar sağ'ı
üzmemek için sessiz kalan muhalefet , sokak gazlı, öğrenciler taşlı,
polis kalkanlı .....
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —