Beklentileri,
hasret ve
özlemleriyle ülkülerine ulaşmış olanların yaşadığı bahtiyarlık duygusu mutluluk olarak tanımlanır. Herkes mutluluk peşinde koşmaya büyük değer vermekte, inanmış, gönlü doygun, kanaatkâr insanlar da mutlu varlıklar olarak görülmektedir. Ancak mutluluk hakkında herkes, her gün, her koşulda bu sözcüğü yargılamaya kalkmaktadır. Konu ile ilgili hiçbir araştırma ve inceleme yapmadan mutluluğu hâkim karşısına çıkarıp
sorgulayıp, yargılayıp kıskançlık, haset ve kin duygularına teslim etmeye kalkanlar da vardır.
Mutsuzluk savcıları mutluluk hakkında bilgi toplama yerine rastgele mutsuzluğu temel alarak mutluluğa düşman ve onu yargılayan dosya hazırlamak için görevlendirilmişler gibidir. Nerede bir insan görseler dosya için bilgi almak amacıyla onu şahit tutarak mutlu insanlara komplo ve kumpas kurma derdine düşerler. Savcılar soruşturup bilgi toplarken hâkimler hemen sorgulayıp sorun çözmeye, yargıda bulunup karar vermeye kalkarlar. Günümüzde mutsuzluk savcıları da sanki hâkimmiş gibi mutluluk düşmanı kesilip ellerindeki yetersiz bilgiyle saldırıya geçmek için pusu kurmayı tercih etmektedirler.
Medyada, yazılı ve görsel basında mutluluğu yaşayanlara iftira atıp onu idam sehpalarına çıkaranlar sanki mutsuzluk savcılığına soyunmuş gibidirler. Mutluluğa düşman olan bu savcılar aynı zamanda hâkim gibi de davranmaktan çok hoşlanmakta, bilgi ve belgeleri saptırarak soruşturma yapmaktadırlar. Hele bunların arasında sırf yalan söyleme zevkiyle iftira atıp, komplo senaryoları yazan mitomanlar da aynı yöntemle başkalarını karalama yarışına çıkmaktadır.
Mutluluk savcıları özellikle öfkeli, kavgacı, azgın ruhlu, sevimsiz vb. insanları araç olarak kullanıp kendi vehimlerine göre iftira ustalığı sergilemekten de kaçınmamaktadır. Mutluluğu yargılama sevdasıyla mutsuz insanları koltuklayıp milletin değer verdiklerine saldırmayı da hedeflemektedirler. Bu savcıların tek tutkusu etraflarında mutsuz insanlar görmektir. Şayet mutlu birini görürlerse o kişinin vay haline… Analarının enselerini bile ısırıcı özellikleriyle mutsuzluk savcıları her türlü iyi olana düşmandır.
Yalan yanlış her tür sebeple başkalarını suçlandırma, yalan yere başkaları aleyhine dedikodu yapma veya müfterilik ve benzeri gibi iftira yağmuru yağdırmayı da çok severler. Sanki bu savcılar iftira ve kin çıraklığından mezun olmuş diploma almışlardır. Uydurdukları yalanlara soruşturularak toplanmış bilgi, delil ve kanıt nitelikleri de katmayı hiç ihmal etmezler. Sefihlikleri ve ahlaksızlıklarını başkalarını kötüleyerek onları kendilerine siper etmeyi de ihmal etmezler. Kim ve iftira tekniklerinin kitaplarını yazmış gibi büyük bir ustalık ve taktikle nefret, kıskançlık ve saldırganlıklarını tek yönlü olarak mutlu olanlara kolayca çevirirler. Dolayısıyla herkesi lekeleme, karalama, gözden düşürme ustasıdırlar. Mutsuzluklarının çiçeklendiği duygular onların ruhi bir depreme uğradıklarını da açıkça gösterir.
Çevredeki mutsuzluk savcıları her an her yerde göreve hazırdırlar. Mutluluk düşmanı bu savcılardan Allah insanları korusun. Bunların iftira, kıskançlık ve hasetleri bilgilerine de aynı kötü rengi bulaştırmıştır. Yoz işlerle vakit öldüren ve öldürten medyanın mutsuzluk savcılarına başarı dilekleriyle…
Soruşturacak yerde sorgulamayı tercih eden ön yargılı insanlardan korunmak gerekir. Onların tuzaklarına düşenlerin vay haline…