Melâhat ÜRKMEZ
Şu Konya’mız Selçuklu, Osmanlı kültürüyle harmanlanıp sentezlenmiş ne zengin bir kültür havzası… Bilinen kültür değerlerimiz dünyada hayranlık uyandırıyor. Ya bilinmeyenler?.. Bilinenlerin yanı sıra bir o kadar da bilinmeyenler, su yüzüne çıkarılmayanlar var. Ne sevindiricidir ki onlar da birer birer bilim dünyasına kazandırılıyor.
Araştırmacı olmak demek; sadece kaynaklardan yararlanmak ya da kaynakları tercüme edip konuyla ilgili olan paragrafları yazmak demek değil; o yüzyılın, o kaynakların derinliklerindeki farklı bilgileri yakalayıp bilim dünyasına kazandırmak, o potansiyele haiz olmak, potansiyeli “kinetik”e dönüştürüp sunmaktır bir bakıma.
Şu anda, Şerafettin Camii’nin kuzey tarafında polis karakolu olarak kullanılan kesme taştan yapılmış, tek kubbeli tarihi yapının, XV. yüzyılın ilk yarısında, Karamanoğulları döneminde, darülkurra binası olarak yapıldığını ve eğitim verdiğini biliyor muydunuz? Bu kadarla kalmayıp, iki tane daha darülkurra'nın eğitim verdiğinden haberiniz var mıydı? Günümüzde ne bilim dünyası ne de halktan kişiler detaylarından haberdardılar. Ne zaman ki Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ doktora çalışması sırasında Osmanlıca metinleri araştırıp, okurken bunların farkına varıyor ve ayrı bir makale olarak yayınlıyor. Ondan sonra ilk net bilgiyi tespit edip bilim âlemine duyuruyor ve akademik dünyanın haberi oluyor. 2014 Mart’ında da “Konya Darülkurraları” adıyla, Hacıveyiszade Mustafa Kurucu’nun aziz hatırasına ithaf edilip kitap olarak yayınlanınca halktan ilgililerin de haberi oluyor.
“Konya’da Hacı Ali Efendi Dârü’l-Kurrâsı ve Vakfiyesi” adıyla Ata Dergisi’nde, sonra da “Konya Darülkurraları” adıyla kitap olarak yayımlanmadan önce darülkurra ve darülhuffaz karıştırılıyor, net bilinmiyordu. 1400-1920 yıllarını kapsayan “Konya Darülkurraları” adlı kitapla bilgiler net olarak tespit edilmiş bir şekilde kamuoyuna sunuldu.
Ayrıca kitaptan öğrendiğimize göre mektep ve darülhuffazlarda Kur’an öğretimi yapılıyor. Darülkurralarda ise ihtisas düzeyinde eğitim veriliyor. Darülhuffazlarda hıfzını tamamlayan hafızlar darülkurralarda kıraat ilmini öğreniyorlar. Yani mektep ve darülhuffazlar, bir ihtisas medresesi olan darülkurraların alt birimleri oluyor. Konya’da bulunanlar: Kadı Hacı Ali Efendi Darülkurrası, Hacı Adil Darülkurrası, Miski Emir ve Güzeller Tekkesi Kurrası.
Kitapta, Konya’da bulunan bu her üç darülkurranın eğitim birimlerinin inşası, mimari yapısı, eğitime yönelik bölümleri, öğretim kadrosu, vakıf idarecileri, vakfiyesi, vakıf gayrimenkulleri, vakıf gelirleri, sarf edilen yerler(hafızlara, mütevelli ve şeyhülhuffaza verilen ücretler, onarıma ayrılan miktar vb) öğrenci sayısı, yaş durumu, dersteki disiplin, tatil günleri… gibi pek çok detaya yer verilmiş.
Düne, bugüne ve yarına hitap edecek olan, bilinmeyen tarihi miraslarımızın gün yüzüne çıkmasında, bilimsel ve kültürel birikimlerimizin daha da zenginleşmesinde katkıları olan, emeği geçen bilim adamı Prof.Dr.Yusuf Küçükdağ’a teşekkür ederiz.
Tarihimize ilgi duyanlar ve kitabı kütüphanesinin raflarına yerleştirmek isteyenler Çizgi Kitabevi’nden temin edebilir.