Son iki haftadır Hamas örgütü bütün Filistin bölgelerinin Yani Batı Şeria’daki Filistin Otonomi Yönetimi iktidarına göz dikmiş durumda olup mevcut yönetimi nasıl iktidardan düşürüp yerine geçme peşindedir.
Bunu sokaktaki küçük çocuklar dahi biliyor.
Abu Mazen yönetiminin görevini tamamladığını ve yerine genç dinamik ve İsrail ile baş edebilecek (hangi anlamda baş etmekten söz ettikleri ise tam kesin değil tabii) bir yönetim olarak HAMAS yönetimini vurgulamaktadırlar. Bu durum neredeyse 2 senedir devam ediyor.
FOY inin beklenen seçimleri ise İsrail’in de onayı ile ertelenmesi üzerine HAMAS yönetimi bu seçim olayını hızlandırmak için elinden gelen bütün malzemeyi kullanmaya karar vermiştir.
Kullandığı bu malzeme nedir?
Öncelikle toplumu iyi tanıdıklarını ve nasıl birlik ve beraberlik ruhu elde edeceklerini gayet iyi bilmekteler ve gerek gazze’deki gerekse Batı Şeria’daki Arap (İsterseniz Filistinli de diyebilirsiniz) hatta İsrail vatandaşı Araplarında en zayıf noktası olan DİN VE EL-AKSA kartını oynayarak hepsini aynı pota içinde eritip İSRAİL’e karşı zaten mevcut olan NEFRET tohumlarını ateşleyerek bunu siyasi kar haline getirmenin peşine düşmüşlerdir.
Şeyh Cerrah Doğu Kudüs mahallelerinden biri olup bir takım araziler yıllar önce iki değişik Yahudi kurumu tarafından satın alınmıştır. Biri Sefaradik Yahudi kurumu diğeri de Ashkenaz Yahudi kurumunca. BU arazilerde Yahudilerin oturabilmesi için inşaatler yapılmış ve 1948 ile 1967 yıllarında bu evler yerel Arap nüfus tarafından talan ve işgal edilirken keza bazı Müslüman nüfus’unda mülkleri oradan kaçan Arapların evlerid e değişik kişi ve kuruluşların eline geçmiştir. BU sadece cebren yapılanişlemler olup hukuken herhangi bir yasal dayanağı olmayan işlemlerdir.
Bunun üzerine gerek Yahudi kurumları gerekse mülk sahipleri İsrail mahkemelerine müracaat ile arazi ve mülklerinin sahipliğini ellerindeki yasal tapular ile tevsik etmişler ve gasp edilen mülklerinin kendilerine iadesini talep etmişlerdir.Mahkeme makamı tapu kayıtlarını da inceleyerek hangi mülk’ün kim’e ait olduğuna karar vermiş ve Yahudilere ait olan bazı evlerde oturan Arap ailelerin o adresleri boşaltmalarını talep etmiştir.
Ayrıca İsrail Mahkemesi Şeyh Cerrah mahallesinde oturan herkese ellerindeki tapuları tapu dairesine tevsik ettirmeleri için süre vermiştir. %50 sinin 2021 yılı sonuna kadar diğer %50 sinin de 2025 yılı sonuna kadar ibraz edilmesini istemiştir.
B u bölgede yaşayan ve yıllarca işgal statüsünde bile olsa yaşayan insanların evlerinde çıkartılması acı olsa dahi HAMAS örgütünün lehine kullanılmasına ve bu bölgede oturanların isyana davet edilmesine yaramıştır.
Gördüğümüz resimler ise Kemal Sunal Filimlerinde Gecekomndu yıkımlarına benzer protesto gösterileri oluşmuş ve bundan da fırsat bilen Birleşik Arap Partisi milletvekillerinin de gösterilerde yer alması ile birleştirilmiştir. Kısava AYMAN UDA ‘nın Hamas ile işbirliğinin en büyük kanıtı olmuştur. Tabii ki Ahmed Tibi ve Yahudi Milletvekili OFİR KASİF te bu senaryoda ön planda idi.
İkinci etap ise Hamas ömrgütünün siyasi emellerinin DİN ile yoğrulma safhasıdır ki en doğru zamanlama olan RAMAZAN ayı , oruç , oruç üçgeni ile piyasa kışkırtıldı.
Yahudilerin Namaz’ı engelledikleri ve Ramazan ayına saygısızlık ettikleri gerekçeleri ile toplanan halk Polisler ilse kıyasıya çatışmalara giriştiler. İsrail Polisi atılan TAŞ ,MOLOTOF KOKTEYL’İ VE HAVAİ FİŞEKLER’ e bütün Dünya polis teşkilatlarının kalabalık dağıtma usulleri olan TAYZİKLİ SU, BİBER GAZI, SES BOMBASI VE PLASTİK MERMİLER İLE CEVAP VERDİLER.
Bu durum olayların daha da parlamasına sebebiyet verdi ve bu kez de İSRAİL CAMİ’YE SALDIRDI iddiları ile olaylar ayyuka çıktı. Kimse İsrail Polisine atılan taşlardan söz etmiyordu. Bu taşlar ile 17 İsrail polisi ciddi şekilde yaralandı. Tabi göstericilerden de 207 kişi yaralı olarak hastanelere kaldırıldı.
Peki kim ne kazandı?
Sadece HAMAS karlı idi ve etaplar birbiri ardında sıralanmaya devam etti.
3 . ETAP
GAZZE’DEN YERUŞALAYİM’E (İsterseniz KUDÜS te diyebilirsiniz) Füze atışı.
Hamas bu kez sözümona Tapınak dağına saldıran İsrail’e tepki olarak İsrail’in
Başkenti Kudüs’e roketler göndermeye başladı. Hedef ise İsrail parlamentosu KNESSET idi.
4.ETAP
Hamas Kudüs’e attığı roketlerden sonra ve de aynı gece bu kez de Gazze çevresindeki şehir ve köylere ağır bombardıman ateşi başlattı ve devamında da İsrail’in merkezindeki RİSHON LETSİYON ,HOLON VE BAT-YAM şehirlerine de roketler fırlatmaya devam etti. Aynı gece İsrail’in üstüne 150 roket geldi. Bu arada BAT-YAM benim de yaşadığım bizim ifademizle Türk şehridir. Yaklaşık 30 bin kadar Türk Yahudisi yaşardı bir zamanlar şimdilerde çoğu yaşlandı ve nüfus eksildi.
Füzeler.Roketler bitmedi Gününe atılan füze sayısı 850 adet oldu.
Bugüne kadar ise gazze’den atılan füze/roket artık aradaki fark her ne ise ben bilmiyorum 1200 olduüu yazılıyor İsrail basınında.
Bu kadar ağır bombardıman altında kalan İsrail Halkının tek güvencesi ise İsrail Savunma Kuvvetleri ile İsrail Hükümetidir.
Savunma Kuvvetleri ve hava Kuvvetleri boş durmamış ve Gazze’deki yaklaşık 600 hedefi yaptıkları sortiler ile imha etmişlerdir. Bu hedeflerin için çok katlı ve içinde HAMAS yönetim öfisleri ile ofis çalışanlarının evleri bulunan binaları inceden haber vererek ve sivil halkın bninaları boşaltması talep edilerek vurulmuş ve binaların yılıması da canlı yayında herkese gösterilmiştir.
Kuşkusu bu psikolojik savaş açısından oldukça etkilidir ama isteyen istediği şiekilde yorumlayarak İsrail’i katliam yapmakla suçlayabilmiştir. CHP lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu dahil.
Hoş bu konuya ve Türki siyasilerin bu savaş konusunda neler dedikleri ve nasıl ifadeler kullandıkları sadece Türk Yahudilerinin dikkatini öekmişse de İsrail basını ve siyasiler bununla pek fazla ilgilenmemişlerdir.
İki günlük İsrail Gazze saldırılarınıca toplam ölen gazzeli sayısı 60 civarında beyan edilirken bunun 24ünün Hamas komuta ekibi olduğu belirtilmektedir.
İsrail Savunma Bakanlığı Gazze’de imha edilen Hamas komutanlarının isimleri ile resimlerini yayınlamışlardır.
HAMAS Gazze’den attıkları roket ve füzeler ile yetinmeyip bu kez de İsrail Devletinin içinde yaşamakta olan Arap Nüfusun bir kısmını ateşleme başarısı göstermiş ve özellikle müşy-terek yaşam olan şehirlerde olaylar öıkartarak İsrail’i adeta bir iç savaş eşiğine getirmişlerdir. Evet Haması tebrik etmek gerekir derslerini iyi çalışmışlar ve tatktikleri kimden aldılarsa doğru işler yaptılar. Kendileri açısından tabii.
Bunu yazarken sirenler çaldı ve sıgınağa koştuk. (Sığınak dediğim bizim banyo ile yata odası arasında kalın çatısı olduğunu sandığımız yarım metrekarelik alan. ) Olsun Allah korur diyoruz. Bizim evde sığınak yok maalesef.
İsrail içindeki Arap vatandaşlar LOD ve RAMLE şehirlerinde ayaklanarak Yahudilere ait arabaları yaktılar ve LOD şehrindeki bir sinagogu ve içindeki Tevrat yazılımlarınıı ateşe verdiler. Bazı Yahudi evlerini talan ettiler ve içindeki vatandaşları sokağa sürüklediler ve birkaç kişiyi de linç ettiler.
LOD ve RAMLE şehirlerini müteakip Kuzeyde AKKO şehrinde bir balık lokantası ateşe verildi. Yanılmıyorsam Sahibi Türk Yahudisi URİ BURİ lokantası. Ve bazı Polis araçları ateşe verildi.
Olaylar bununla kalmayıp NATSERET (NASIRA),UM EL FAHEM VE KARDEŞ ŞEHİR YAFO’YA sirayet etti. BU saydığım şehirlerde dükkanlar aqteşe veriliyor araölar yakılıyor ve önüne gelen Yahudiler dövülüyor.
Dün gece en beklenmedik olaylar benim de yaşadığım BAT-YAM şehrinde cereyan ediyor ve telefonuma ulaşan video görüntülerinden sanki ÇUKUR dizisi görüntülerini anımsatan sahneler görüyorum. 30 senelik İsrail yaşantımda bu tür olaylar görmedim. Yahudilerine ve İsraillilerin bu tür olaylara karıştıklarını hiçbir zaman tahmin bile edemezdim.
Bir grup Yahudi genci artık nereden geldilerse Batyam Sahilindeki iki güzel dükkanı biri dondurmacı VİCTORY diğeri ise SHARA dönercisinin camlarını kırdılar ve dükkanalrı kullanılmaz hal’e getirdiler. Bu iki dükkanın sahiplerinin Araplar olduğunu herkes bilir .
Olaylar bununla kalmadı ve 33 yaşındaki bir Arap gencinin sahil yolunda dövülerek hastanelik edildiği görüntüleri düştü cep telefonuma.
Bu olay dayanılmaz derecede üzücü ve rahatsız edici idi. Haklı olduğumuz bir olayda haksız duruma düşmek adına endişe vericiydi. Allahtan dövülen genç hayatını kaybetmedi ve tedaviye alınabildi. Bu arada filimleri izlerseniz birkaç iyi insanın dayak atanları durdurduğunu ve yeter yapmayın diyerek dayakçıları engellediğini de görebilirsiniz.
Olaylar bununla kalmadı ve Um El Fahem’de bir polis otosu ateşe verildi.
LOD şehrinde sıkıyönetim ilan edildi Polis suçluların peşine düştü ve 20 kadar sorumlu gözaltına alındı. Benzer durum karmaşa çıkan diğer şehirlerde de yapılmakta ve Polis olayın takipçisi olmaktadır. Sokaktaki vatandaş olaylardan rahatsız olup Hamas'ın da yapmak istediği de buydu. Gerek Arap milletvekil İSAWİ FRİDG (Meretz) ve MANSUR ABBAS (Raam) halkı sükûnete davet ettiler ve bir arada yaşamaktan başka çaremiz olmadığını izah ettiler. Tabii aynı bağlamda İsrail milletvekillerinden bazıları ile Müşterek Şehir Belediye Reisleri de bu çağırıya iştirak ettiler.
HAMAS DEVAM EDİYOR İSRAİL HAVA KUVVETLERİD E GAZZE’Yİ BOMBALAMAYA DEVAM EDECEK.
Uluslararası toplumda ise YETER buraya kadars esleri devam ederken baskılar genellikle İSRAİL’E yönlendirilmekte ve ABD Başkanı Joe Biden ise İsrail’in kendini Savunma Hakkı olduğunu beyan ederken bunun bir an önce bitmesi gerektiğini de vurgulamaktan geri kalmıyor.
AVRUPA BİRLİĞİ ise İsrail’e çağırıda bulunrak ateşi durdurmasını talep ediyor ama HAMAS’A neden ateş ediyordun diyen yok nedense.
Başbakan BİNYAMİN NATANYAHU ve SAVUNMA BAKANI BENNY Gantz ise kendilerine iletilen ATEŞKES taleplerin geri çevirerek HAMAS’ı bitirmeden durmayacağız mesajı verdiler.
Henüz kimse bilmiyor ancak fazla uzun sürmeyecek sanıyorum.
ALLAH HEPİMİZİ KORUSUN GAZZE’DEKİ KOMŞULARIMIZI DA
HERKESE DE İYİ BAYRAMLAR.
RAFAEL SADİ