Gökçe Karakoç

Tarih: 04.09.2014 01:35

Fırtına Sonrası

Facebook Twitter Linked-in

Türkiye’de fırtınanın etkili olduğu gün bir üniversitenin yemekhanesinden yemek alırken yanıma üniversitenin mühendislik bölümünden bir öğretim üyesi, arkadaşımla konuştuklarıma kulak misafiri olup fırtınadan dolayı niçin Boğaziçi Köprüsü’nde ulaşım sağlanamadığını sordu bana. Köprünün çok sallandığını ve halatların kopma ihtimalinin olduğunu söylememe rağmen hala şaşıran gözlerle bakmaya devam etti rüzgardan dolayı koskoca köprünün kapatılması belli ki tuhaf gelmişti.
Bir an için düşündüm; Türkiye’ye doktorasını tamamlayıp yeni mi gelmişti acaba?
Ya da Türk değil miydi?
Zaten yakın geçmişe kadar gündemde olan Boğaziçi Köprüsü'nün tadilat zamanının çoktan geldiği, çoğu inşaat ve jeofizik mühendislerinin köprünün 7'nin üzerinde bir depreme dayanamayacağını iddia ettikleri hatta Avrasya Koşusu’nda dahi insanların koşarken yarattıkları frekansın köprünün yıkılma ihtimalini oluşturabileceği söylenmekteydi.
         Bilim insanlarının ülkelerini, çokça zaman geçirdikleri üniversite kampüsleri zannetmeleri bence en büyük yanılgı. Ülkede birbirinden trajikomik olaylar olmasına rağmen, her seferinde inanamamak; geçmişi unutmak mı, tecrübelerden ders çıkaramamak mı yoksa gündemden kendini soyutlamak mı karar veremiyorum.
         İnsanlar öldürülüyor, tecavüze uğruyor, yolsuzluklar yapılıyor, beyinler yıkanıyor, yapılanlar unutturuluyor bu ülkede. Her seferinde yaşanan şaşkınlık neden? Daha geçenlerde Erzurum’da 5 Tedaş görevlisi göz göre göre ölmedi mi? Ya da tecavüzcüler, çocuk tacizcileri rahat rahat sokaklarda dolaşmıyor mu?
         Bizler Türkiye’nin şanslı öğrencileri olarak iyi üniversitelerde öğrenim görüyor olabiliriz. Hocalarımız laboratuarlarda belki de önemli araştırmalara buluşlara imza atıyor da olabilirler. Ama ben ne yazıkki çoğu üniversite hocamızı Truman Show filmindeki Truman Burbank’e benzetiyorum. Hayatı sadece yaşadıkları yer zannetmeleri, tüm olumsuzluklara şaşırmaları kampüs dışındaki hayatı anlayamamaları… Bence ülkemizdeki bilim insanlarının en büyük sorunlarından biri dolayısıyla da ülkemizin sorunu.
         Sonuç olarak halâ bir fırtınada ne yapacağımızı bilmiyorsak, depremde binlerce insan ölüyorsa, bunların sebebi bilim insanlarının halkın içine karışıp, onların ihtiyaçları doğrultusunda hareket edememelerinden kaynaklıdır. Şaşırmak yerine kabullenip işe koyulsak diyorum artık!?

Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —