Konya’ya renk ve hüviyet veren Meram, adına türküler yakılmış, şiirler yazılmış, şarkılar söylenmiş bir anaç kadın… Soluklanmak, serinlemek, ruhunu ferahlatmak, duygulanmak isteyenler, atarlar kendilerini Meram’ın anaç kollarına; Meram ise bağrına basar o âşıkları, şairleri, ozanları… Coşturur, terennüm ettirir. Meram sadece Konyalıya anaçlık etmemiştir. “Baharat Yolu” ile “İpek Yolu” ile Hindistan’dan, Çin’den... gelen kervanlara da kucak açmış, dinlenme yeri, serinleme yeri olmuştur tarih boyunca. Gelenlerin birçoğu bu güzellikten kopamamış, yerleşmiş kalmış Konya’da, Konyalı -Konevi- olmuş, o gün bu gündür.
Hiç güzel olmasaydı Konya’nın akciğeri olan Meram; Evliya Çelebi, “Peçevi şehrinin, Kale arkasındaki ‘Barudhane Mesiresi’; Kırım Yarımadası’nın ‘Sudak Bağı’; İstanbul’un yüz yetmişten fazla bahçe ve gülistanı; Malatya’nın ‘İspoze’si; Tebriz’in ‘Şâh-ı Cihan Bağı’ bu Konya’nın ‘Meram’ mesiresinin yanında bir çimenlik bile değildir” der miydi?
Hiç güzel olmasaydı Meram; A.Hamdi Tanpınar, “Meram Bağları’nın tadını alabilmek için ona yerli hayatın içinden gitmek lâzımdır. Konya tıpkı Mevlevilik gibi bir nevi initiation (tarikate törenle girme) ister” der miydi?
Tertemiz havası, şırıl şırıl akan suları, ateş gülleri, sultan sümbülleri, bülbülleri, yeşiliyle âsûde bir güzelliktir Meram...
Meram’la insan arasında öyle bir bağ vardır ki göz, kalp, beyin ve ruh arasında gidip gelir o bağ. Yüzükle taşı arasındaki tenasüp gibi bir şey. “Anlat nedir?” deseniz, söz ölçeğine sığdıramam. Hiçbir fiziki boyut, setredilmiş ayrıntı o ruh derinliğini anlatamaz, tanımlayamaz.
Yazımın başlığını Fatma Toru Hanım’a atfettiğim halde neden Meram’ı andım durdum? Çünkü Fatma Toru, hem Meram’a seçilen ilk hanım belediye başkanı, hem de Meram gibi bir güzelliğe seçilen bir başkan olması dolayısıyla çok önemli. Bugüne kadar hemen her seçimde başkanlar değiştirildi, eleştirildi. Meram’ın kıt kaynaklarından, arazi sıkıntısından bahsedilse de beceri başkanlarda arandı. Fatma Hanım iddialı. Projeleri ve Meram’ın sorunlarını iyi bildiğini söyleyen bir Meramlı olarak üstesinden gelebileceğini ifade ediyor. Dokusunu bozmadan başarmasını tüm kalbimizle istiyoruz. Özellikle bir hanım belediye başkanı olarak, hanımlar adına bu başarıyı göstermek zorunda.
Geçtiğimiz hafta Konya basını ile bir araya gelerek ilk toplantısını yaptı. Gazetecilerden, Meram’a AVM yapılıp yapılmayacağı soruldu. Bu konuda bir gazeteci-yazar-eğitimci olarak görüşlerimi söylemek istiyorum;
“Konya’nın her yerinde arka arkaya modern AVM’ler yükseliyor. Ne olur sanki Meram’ın binlerce yıllık güzelliği bu beton yığınlarıyla tarumar edilmese. Bugüne kadar yeteri kadar edilmiş zaten. Bırakın o kadarla kalsın. “Yeşil Meram” adına halel getirmeden, dokusu korunsun, daha da yeşertilsin!!! İsteğim budur.”
Fatma Hanım’ı belediye başkanı olmadan önce tanımıştım. Hoş, kibar, ne istediğini bilen, işinin ehli, dik durabilen, başarılı bir hanım. Genellikle âdetim üzere önemli noktalara gelen tanıdıklarımdan biraz uzak durmaya çalışırım. Zira etrafları fazlasıyla sarılır, fazlasıyla meşgul edilir. Bir de ben oyalamayayım ki, hizmet etmeye zaman bulsun, diye düşünürüm… Fatma Hanım’ı, tebrik etmeye gitmemiş olmamın özrünü bu vesileyle iletmek isterim, umarım kabul ederler.
Yolunuz açık olsun Fatma Hanım. Başaracağınıza inanıyoruz.