• BIST 100

    8628,52%-0,41
  • DOLAR

    34,33% -0,02
  • EURO

    37,45% 0,19
  • GRAM ALTIN

    3032,57% 0,34
  • Ç. ALTIN

    4988,84% -0,01

RTÜK, gündüz kuşağı programlarla ilgili havanda su mu dövüyor?

Program formatı üretip satma, genç nesillere önemli bir iş kapısı aralayacak!

Eğitim 18.10.2024 22:40:00 0
RTÜK, gündüz kuşağı programlarla ilgili havanda su mu dövüyor?

RTÜK, gündüz kuşağı programlarla ilgili havanda su mu dövüyor?

 

Gündüz kuşağı programları için harekete geçen Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanlığı’nın (RTÜK), Türkiye'de yayın yapan radyo ve televizyonlara yeni dönem için uyarılarda bulunmasını değerlendiren Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Esennur Sirer, geleneksel yayıncılık koşullarının hakimi olduğu Türkiye'de program yapımcılarının toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket etmesini önemine dikkat çekti.

Doç. Dr. Esennur Sirer: “Ülkemizin dizi sektöründeki başarısını program formatı üretip satma konusunda da elde etmesi genç nesiller için önemli bir iş kapısını aralayacaktır. Yoksa RTÜK'ün gündüz kuşağı programlarla ilgili tedbirler alması ve bu tedbirlerin de yasakçı zihniyet olarak değerlendirilmesi eskilerin’ havanda su dövmek’, yeni neslin de ‘boş yapmak’ olarak değerlendirdiği bir çaba olacaktır.” 

Üsküdar Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Esennur Sirer, gündüz kuşağı programları ve RTÜK’ün gündüz kuşağı programları için harekete geçmesini değerlendirdi.

Gündüz kuşağında düşük maliyetle ilgi çekici içerik üretiliyor

Gündüz kuşağında yer alan realite programlarının, düşük maliyetle ilgi çekici içerik üretmek amacıyla ekranlarda giderek daha fazla yer bulunduğunu belirten Doç. Dr. Esennur Sirer, “Realite programları geleneksel televizyon yayıncılığı içerisinde düşük bütçeyle ilgi çekici program üretmenin bir formülü olarak ekranlarda zamanla giderek artan oranda yer kaplamaya başladı. Bir süredir tecimsel televizyon kanallarının gündüz kuşaklarını dolduran bu tür programlar, tematik televizyonların içeriklerinin şekillenmesinde de önemli rol oynadı. TV8 örneğinde olduğu gibi tamamen realiteye dayanan televizyon kanalları da kuruldu.” dedi.

Mahalleden ya da köyümüzden tanıdığımız bireyler birer televizyon figürü oluyor!

Realite programların, televizyon yayıncılığının doğasına uygun biçimde kurgusal olarak üretilen ama gerçek kişilere ya da gerçek olaylara dayalı yapımlar olduğuna işaret eden Doç. Dr. Esennur Sirer, “Sıradan insanın hikâyesi, gündelik akış içerisinde yer aldığı durumlar çarpıcı bir anlatı ve programın akışına uygun olarak formatlanır. Mahalleden ya da köyümüzden tanıdığımız bireyler birer televizyon figürü olarak ekrandaki kurmacanın öznesi olurlar. Onlar artık her şeyi hızlıca tükettiğimiz postmodern dönemin ünlüleridir. Çünkü gündelik hayat içerisinde varoluşlarının nedeni yerine temsiliyetleri konuşulmaktadır.” diye konuştu.

Yapım maliyeti dizi filmlere göre ucuz olan realite programları öne çıkıyor

Televizyon aracılığıyla hızlı tüketim toplumunun gündelik hayatına katılan kişiler ve yaşam öykülerinin toplum için pragmatik bir alan yarattığını ifade eden Doç. Dr. Esennur Sirer, şöyle devam etti:

“Yaşadığı zorlu hayat koşulları içerisindeki bireyin televizyon aracılığıyla edindiği deneyimler kendini güvende hissetmesine neden olur. Ayrıca bu gündelik hayat deneyimleri günceli yakalama ve fikir beyan edebilme konusunda bireyi ayrıcalıklı kılar. Çünkü bireyin toplumsal aidiyet hissinin beslenmesi kendini mutlu hissetmesi için gerekli, toplumsal uzlaşı için önemlidir. Televizyon üzerine çalışmalar yapan Raymond Williams televizyon ile toplumun arasında sosyo-kültürel ilişkiler bulunduğunu belirtmektedir. Bu bağlamda realite programlarda yer alan insan hikâyeleri kamusal alanda görünürlük ve tartışma platformu yaratmaktadır. Bu durum yapımcıları daha fazla realite program üretmeye yöneltmektedir. Böylece yapım maliyeti diğerlerine göre özellikle de dizi filmlere göre ucuz olan realite programlar öne çıkmakta, basit döngü sürüp gitmektedir.”

Evlilik programlarının toplumsal etkisi

Daha önce evlilik programlarına bel bağlayan yapımcıların yıllarca evlilik kurumunun her safhasını değerlendirdiklerini kaydeden Doç. Dr. Esennur Sirer, “Bir kadın ile erkeğin birbirini tanıma aşaması ‘bir çay içelim’ olarak hafızamıza kazınırken, gelin- kayınvalide, gelin- görümce, damat-gelinin ailesi arasındaki ilişkiler maddi ölçütler üzerinden şekillendirilmiş, geleneklere bağlılık adı altında yapılan israf eğlenceleri televizyon programları kanalıyla meşrulaştırılmıştı. Bu bağlamda daha önce de 2017 yılında televizyon kuruluşlarıyla görüşülerek Eylül ayında başlayan yeni yayın döneminde evlilik kurumunu yıpratıcı programların yapılması RTÜK tarafından yasaklanmıştı.” şeklinde konuştu.

Reyting uğruna sözde uzmanlar izleyiciler üzerinde olumsuz etkiler oluşturabiliyor!

Diğer taraftan az maliyetli program türlerinin hedef kitlesi ev kadınları ve çocuklardan oluşan gündüz kuşağı ya da öğleden sonra kuşağı olarak adlandırılan yapımlar için kurtarıcı niteliğinde olduğunu dile getiren Doç. Dr. Esennur Sirer, şunları kaydetti:

“Realite programlar içerisinde de alt tür olarak suç ve adli programlar yapılan çalışmalarda baskın olarak öne çıkmaktadır. Ülkemizde de kayıp bir kişinin bulunması, bir cinayetin fail ya da faillerinin aranması amacıyla yapılan programlar sonuçta bireysel insan hikâyeleri üzerinden ailenin kamusal alanda tartışmaya açılması ve aile içi ilişkilerin sorgulanarak yeniden şekillendirilmesine sebep olmaktadır. Buluşacağı izler kitlenin sorumluluğunu taşımadan yapılan bu tür programlar toplumsal yapının zarar görmesine neden olabilmektedir. Programcılık dinamikleri dikkate alınmadan reyting uğruna ekrana çıkarılan kişiler ve sözde uzmanlar izleyiciler üzerinde olumsuz etkiler yaratabilmektedir.

Program formatı üretip satma genç nesillere iş kapısı açacaktır!

Doç. Dr. Esennur Sirer, program çeşitliliğinden çok, tutan yapımların benzerlerinin üretilmesi şeklinde ilerleyen yayıncılık anlayışının biraz daha profesyonelce ele alınmaya muhtaç göründüğünü belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

“Hâlâ geleneksel yayıncılık üzerinden şekillenen piyasa koşullarının hâkim olduğu ülkemizde bu alana daha fazla özen gösterilmesi gerekmektedir. Program yapımcılarının da toplumsal sorumluluklarının bilinciyle hareket etmesi önemlidir. Dramatize edilen yaşam öyküleri ve anlatım biçimi yerine yenilikçi bakış açısıyla bireylerin hayattan keyif almasını ve sıkıntılarını unutup hoşça vakit geçirirken bilgi sahibi de oldukları yapımlar üretmek televizyon yayıncılığının ana amacıdır. Bu amaçtan sapmadan üretim yapmak beğeniyi de arttıracaktır.  Ülkemizin dizi sektöründeki başarısını program formatı üretip satma konusunda da elde etmesi genç nesiller için önemli bir iş kapısını aralayacaktır. Yoksa RTÜK'ün gündüz kuşağı programlarla ilgili tedbirler alması ve bu tedbirlerin de yasakçı zihniyet olarak değerlendirilmesi eskilerin’ havanda su dövmek’, yeni neslin de ‘boş yapmak’ olarak değerlendirdiği bir çaba olacaktır.


Sergi Ressam Pınar Tuba Biçmen | Biz Kadınlar | Ayna Uyanış

Anadolu Efes 2024’ün üçüncü çeyrek sonuçlarını açıkladı

Gölbaşı'nda 9 maganda bir oldu, doktora saldırdı

Ümit Özdağ | Bahçeli Öcalan'ı dışarı çıkarmak istiyor

Türkiye'yi istila eden yurt sahibi mi olacak?

Kedi Gribine Karşı Tedbirlerinizi Alın!

Satın aldığı araçla üçüncü saniyede kaza yaptı

Meme kanserinde doğru bilinen yanlışlar

Kamkat meyvesinin özü kanser ilacının etkisini artırıyor

ENAG ekim ayı enflasyonunu açıkladı | Bir ayda yüzde 5.5

Mardin, Batman ve Halfeti'ye kayyum atandı

Ehliyet, pasaport ve trafik cezalarına zam geliyor

İspanya'da sel faciasında can kayıpları artıyor

69 milyonluk Ebru Gündeş konserine Yavaş'tan inceleme

Sahte para basmak için Afrika'dan gelmiş

Sarıyer'de feci kaza, 2 ölü 4 yaralı var

Milli sporcu Şahika Ercümen'den Kırmızı Mercan dalışı

Çorum'da doğalgaz patlaması, ölü ve yaralılar var

Bipolar hastası ters yöne girdi, 3 vatandaş can verdi

Yaban kuşları için dağlara varille su taşıyor

Türkiye İş Bankası 46. İstanbul Maratonu | Asya'dan Avrupa'ya umut koşusu

Bugün ve yarın hava nasıl olacak? Fırtına ve yağmur uyarısı

EİB’den ekim ayında 1 milyar 619 milyon dolarlık ihracat

Bakırköy'de kaza, polis memuru Ogün Yürümez şehit oldu

Mustafa Varank test sürüşünde kaza geçirdi

Huawei UBBF 2024'te yapay zekanın geleceğini ele aldı

Sağlıklı işitme için kulaklık kullanımını en aza indirin

Demans ve Alzheimer riski taşıyanlar dikkat!

İETT'den Türkiye - Japoya 100. yılı için özel otobüs

"81 İlde 81 Orman" projesinde fidan dikimleri başladı

Yükleniyor

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 10 9 0 1 20 28
2.Samsunspor 11 8 2 1 12 25
3.Fenerbahçe 10 7 1 2 14 23
4.Beşiktaş 10 6 2 2 9 20
5.Eyüpspor 11 5 2 4 6 19
6.Sivasspor 11 5 4 2 1 17
7.Göztepe 10 4 3 3 4 15
8.İstanbul Başakşehir 10 4 3 3 3 15
9.Kasımpaşa 11 3 3 5 -2 14
10.Konyaspor 11 4 5 2 -4 14
11.Trabzonspor 10 2 2 6 0 12
12.Gazişehir Gaziantep 10 3 4 3 -1 12
13.Bodrum FK 11 3 6 2 -5 11
14.Antalyaspor 11 3 6 2 -10 11
15.Alanyaspor 11 2 5 4 -5 10
16.Rizespor 10 3 6 1 -11 10
17.Kayserispor 10 1 3 6 -6 9
18.Hatayspor 10 0 7 3 -10 3
19.Adana Demirspor 10 0 8 2 -15 2

YAZARLAR