• BIST 100

    9031,82%-2,18
  • DOLAR

    34,47% 0,05
  • EURO

    36,46% 0,33
  • GRAM ALTIN

    2945,19% 0,35
  • Ç. ALTIN

    4929,17% 0,00

RTÜK, gündüz kuşağı programlarla ilgili havanda su mu dövüyor?

Program formatı üretip satma, genç nesillere önemli bir iş kapısı aralayacak!

Eğitim 18.10.2024 22:40:00 0
RTÜK, gündüz kuşağı programlarla ilgili havanda su mu dövüyor?

RTÜK, gündüz kuşağı programlarla ilgili havanda su mu dövüyor?

 

Gündüz kuşağı programları için harekete geçen Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanlığı’nın (RTÜK), Türkiye'de yayın yapan radyo ve televizyonlara yeni dönem için uyarılarda bulunmasını değerlendiren Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Esennur Sirer, geleneksel yayıncılık koşullarının hakimi olduğu Türkiye'de program yapımcılarının toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket etmesini önemine dikkat çekti.

Doç. Dr. Esennur Sirer: “Ülkemizin dizi sektöründeki başarısını program formatı üretip satma konusunda da elde etmesi genç nesiller için önemli bir iş kapısını aralayacaktır. Yoksa RTÜK'ün gündüz kuşağı programlarla ilgili tedbirler alması ve bu tedbirlerin de yasakçı zihniyet olarak değerlendirilmesi eskilerin’ havanda su dövmek’, yeni neslin de ‘boş yapmak’ olarak değerlendirdiği bir çaba olacaktır.” 

Üsküdar Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Esennur Sirer, gündüz kuşağı programları ve RTÜK’ün gündüz kuşağı programları için harekete geçmesini değerlendirdi.

Gündüz kuşağında düşük maliyetle ilgi çekici içerik üretiliyor

Gündüz kuşağında yer alan realite programlarının, düşük maliyetle ilgi çekici içerik üretmek amacıyla ekranlarda giderek daha fazla yer bulunduğunu belirten Doç. Dr. Esennur Sirer, “Realite programları geleneksel televizyon yayıncılığı içerisinde düşük bütçeyle ilgi çekici program üretmenin bir formülü olarak ekranlarda zamanla giderek artan oranda yer kaplamaya başladı. Bir süredir tecimsel televizyon kanallarının gündüz kuşaklarını dolduran bu tür programlar, tematik televizyonların içeriklerinin şekillenmesinde de önemli rol oynadı. TV8 örneğinde olduğu gibi tamamen realiteye dayanan televizyon kanalları da kuruldu.” dedi.

Mahalleden ya da köyümüzden tanıdığımız bireyler birer televizyon figürü oluyor!

Realite programların, televizyon yayıncılığının doğasına uygun biçimde kurgusal olarak üretilen ama gerçek kişilere ya da gerçek olaylara dayalı yapımlar olduğuna işaret eden Doç. Dr. Esennur Sirer, “Sıradan insanın hikâyesi, gündelik akış içerisinde yer aldığı durumlar çarpıcı bir anlatı ve programın akışına uygun olarak formatlanır. Mahalleden ya da köyümüzden tanıdığımız bireyler birer televizyon figürü olarak ekrandaki kurmacanın öznesi olurlar. Onlar artık her şeyi hızlıca tükettiğimiz postmodern dönemin ünlüleridir. Çünkü gündelik hayat içerisinde varoluşlarının nedeni yerine temsiliyetleri konuşulmaktadır.” diye konuştu.

Yapım maliyeti dizi filmlere göre ucuz olan realite programları öne çıkıyor

Televizyon aracılığıyla hızlı tüketim toplumunun gündelik hayatına katılan kişiler ve yaşam öykülerinin toplum için pragmatik bir alan yarattığını ifade eden Doç. Dr. Esennur Sirer, şöyle devam etti:

“Yaşadığı zorlu hayat koşulları içerisindeki bireyin televizyon aracılığıyla edindiği deneyimler kendini güvende hissetmesine neden olur. Ayrıca bu gündelik hayat deneyimleri günceli yakalama ve fikir beyan edebilme konusunda bireyi ayrıcalıklı kılar. Çünkü bireyin toplumsal aidiyet hissinin beslenmesi kendini mutlu hissetmesi için gerekli, toplumsal uzlaşı için önemlidir. Televizyon üzerine çalışmalar yapan Raymond Williams televizyon ile toplumun arasında sosyo-kültürel ilişkiler bulunduğunu belirtmektedir. Bu bağlamda realite programlarda yer alan insan hikâyeleri kamusal alanda görünürlük ve tartışma platformu yaratmaktadır. Bu durum yapımcıları daha fazla realite program üretmeye yöneltmektedir. Böylece yapım maliyeti diğerlerine göre özellikle de dizi filmlere göre ucuz olan realite programlar öne çıkmakta, basit döngü sürüp gitmektedir.”

Evlilik programlarının toplumsal etkisi

Daha önce evlilik programlarına bel bağlayan yapımcıların yıllarca evlilik kurumunun her safhasını değerlendirdiklerini kaydeden Doç. Dr. Esennur Sirer, “Bir kadın ile erkeğin birbirini tanıma aşaması ‘bir çay içelim’ olarak hafızamıza kazınırken, gelin- kayınvalide, gelin- görümce, damat-gelinin ailesi arasındaki ilişkiler maddi ölçütler üzerinden şekillendirilmiş, geleneklere bağlılık adı altında yapılan israf eğlenceleri televizyon programları kanalıyla meşrulaştırılmıştı. Bu bağlamda daha önce de 2017 yılında televizyon kuruluşlarıyla görüşülerek Eylül ayında başlayan yeni yayın döneminde evlilik kurumunu yıpratıcı programların yapılması RTÜK tarafından yasaklanmıştı.” şeklinde konuştu.

Reyting uğruna sözde uzmanlar izleyiciler üzerinde olumsuz etkiler oluşturabiliyor!

Diğer taraftan az maliyetli program türlerinin hedef kitlesi ev kadınları ve çocuklardan oluşan gündüz kuşağı ya da öğleden sonra kuşağı olarak adlandırılan yapımlar için kurtarıcı niteliğinde olduğunu dile getiren Doç. Dr. Esennur Sirer, şunları kaydetti:

“Realite programlar içerisinde de alt tür olarak suç ve adli programlar yapılan çalışmalarda baskın olarak öne çıkmaktadır. Ülkemizde de kayıp bir kişinin bulunması, bir cinayetin fail ya da faillerinin aranması amacıyla yapılan programlar sonuçta bireysel insan hikâyeleri üzerinden ailenin kamusal alanda tartışmaya açılması ve aile içi ilişkilerin sorgulanarak yeniden şekillendirilmesine sebep olmaktadır. Buluşacağı izler kitlenin sorumluluğunu taşımadan yapılan bu tür programlar toplumsal yapının zarar görmesine neden olabilmektedir. Programcılık dinamikleri dikkate alınmadan reyting uğruna ekrana çıkarılan kişiler ve sözde uzmanlar izleyiciler üzerinde olumsuz etkiler yaratabilmektedir.

Program formatı üretip satma genç nesillere iş kapısı açacaktır!

Doç. Dr. Esennur Sirer, program çeşitliliğinden çok, tutan yapımların benzerlerinin üretilmesi şeklinde ilerleyen yayıncılık anlayışının biraz daha profesyonelce ele alınmaya muhtaç göründüğünü belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

“Hâlâ geleneksel yayıncılık üzerinden şekillenen piyasa koşullarının hâkim olduğu ülkemizde bu alana daha fazla özen gösterilmesi gerekmektedir. Program yapımcılarının da toplumsal sorumluluklarının bilinciyle hareket etmesi önemlidir. Dramatize edilen yaşam öyküleri ve anlatım biçimi yerine yenilikçi bakış açısıyla bireylerin hayattan keyif almasını ve sıkıntılarını unutup hoşça vakit geçirirken bilgi sahibi de oldukları yapımlar üretmek televizyon yayıncılığının ana amacıdır. Bu amaçtan sapmadan üretim yapmak beğeniyi de arttıracaktır.  Ülkemizin dizi sektöründeki başarısını program formatı üretip satma konusunda da elde etmesi genç nesiller için önemli bir iş kapısını aralayacaktır. Yoksa RTÜK'ün gündüz kuşağı programlarla ilgili tedbirler alması ve bu tedbirlerin de yasakçı zihniyet olarak değerlendirilmesi eskilerin’ havanda su dövmek’, yeni neslin de ‘boş yapmak’ olarak değerlendirdiği bir çaba olacaktır.


Palandöken'den yasa dışı tütün uyarısı | Yıllık 100 milyarlık kayıp var

Plastik sektörü gümrük düzenlemesine tepkili

Maya Perest'den ilk türkü yorumu: Karanfil Eker Misin

İhbara giden polise silahlı saldırı, 3 yaralı var

Altın kaçakçılığına isimleri karışmıştı | MHP'de istifa

Çayırhan'da 900 maden işçisi kendini madene kapattı

Edebiyat dünyasının iki usta ismi Pera Müzesi’nde buluşuyor

Okul çıkışı veliler çocuklarını ışıkla arıyor

Göz hastalıkları tedavisinde öne çıkması beklenen 10 gelişme

İstanbul 2036 olimpiyatları için güç birliği

Gülüşünüzü Etkileyen Gizli Tehdit: Diş Gelişim Bozuklukları

Yalova, Hatay mutfağı ile tanıştı

23. Growtech,Antalya yarın başlıyor

Kuruyemişler Kalp ve Damar Sağlığını Koruyor

Artois’in 3’ncü yılı kutlaması İstanbul sosyetesini buluşturdu

Göz rengi değiştirme ameliyatı yaygınlaşıyor

Yenidoğan Çetesi hakim karşısında | Bebek katilleri yargılanıyor

Ormanlar RES, Meralar GES'lere feda ediliyor

Okul öncesi eğitimde oyun tabanlı öğrenme trendi

Martı Otel İşletmeleri net karını yüzde 214 artırdı

Zeytin Hasadı Şenliğinde ENBE Orkestrası Rüzgarı

Sarsılmlaz, IDEAS 2024’te Türkiye'nin savunma gücünü tanıtacak

Diyabete karşı üniversiteli gençlerden 'Kültürle beslenin' çağrısı

İsrail Cumhurbaşkanı'nın geçişine izin verilmedi

Muazzez İlmiye Çığ 110 yaşında hayatını kaybetti

3. İstanbul Kariyer Fuarı, iş arayanların akınına uğradı

Dünya'nın gözde cenneti Assos'ta ağaç katliamı

İyilik iyileştiriyor | İyilik yapan, iyilik görenden daha mutlu oluyor!

10. Milas Zeytin Hasat Şenliği başladı

Sigorta sektörü çoklu krizlere karşı yeni önlemler arayışında

Yükleniyor

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 11 10 0 1 21 31
2.Fenerbahçe 11 8 1 2 18 26
3.Samsunspor 12 8 3 1 11 25
4.Eyüpspor 12 6 2 4 7 22
5.Beşiktaş 11 6 2 3 9 21
6.Göztepe 11 5 3 3 6 18
7.Sivasspor 12 5 5 2 -3 17
8.İstanbul Başakşehir 11 4 3 4 3 16
9.Kasımpaşa 12 3 4 5 -3 14
10.Konyaspor 12 4 6 2 -6 14
11.Antalyaspor 12 4 6 2 -9 14
12.Rizespor 11 4 6 1 -9 13
13.Trabzonspor 11 2 3 6 -2 12
14.Gazişehir Gaziantep 11 3 5 3 -3 12
15.Kayserispor 11 2 3 6 -5 12
16.Bodrum FK 12 3 7 2 -6 11
17.Alanyaspor 11 2 5 4 -5 10
18.Hatayspor 11 1 7 3 -8 6
19.Adana Demirspor 11 0 9 2 -16 2

YAZARLAR