Terör örgütleriyle mücadale bahanesiyle yıllardır çok sayıda ülkeye çöreklenen Amerika, Ortadoğu'da antik Roma İmparatorlu'nu yeniden canlandırma peşinde...
İncirlik üssü Rakka'ya taşınacak
Türkiye ile Amerika arasında iki yıla yakın zamandır devam eden terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD - YPG gerginliği, Ankara ile Washington yönetimi arasında tüm köprüleri yıkabilecek yeni bir zemine doğru sürüklüyor. Bölgedeki gelişmeleri, istihbarat ve askeri kuruluşlara yakınlığı ile bilinen İsrail yayın kuruluşu DEBKA'ya göre, ABD yönetimi, çok yakın bir gelecekte İncirlik Üssü'nü Rakka'ya taşımayı planlıyor.
Suriye sınırları içerisinde ve halen terör örgütü DEAŞ'in elinde olan Rakka'nın alınmasının ardından Amerikan yönetiminin, İncirlik'teki silahlı varlığını tamamen burada kuracağı bir üsse taşıyacağı ifade ediliyor.
EN GÜZEL GEREKÇE TERÖR ÖRGÜTLERİ OLDU
Terör örgütleriyle mücadele bahanesi Amerikan askeri varlığının en önemli gerekçesi oldu. Afganistan'da Taliban ve El Kaide, Pakistan'da aynı örgütler, Suudi Arabistan'da yine aynı örgütler, Irak'ta Saddam Hüseyin yönetimi, El Kaide ve DEAŞ, Kuveyt'te Saddam Hüseyin ve El Kaide, Mısır'da El Kaide, Ürdün ve BAE'de aynı örgütler, Suriye'de DEAŞ, Afrika kıyılarında DEAŞ kökenli Eş Şebab gibi örgütlerle mücadale bahanesiyle üs kuran ABD yönetimi son 25 yıldır bu üsleri kalıcı hale getirdi. Saddam Hüseyin'in kimyasal silah ürettiği yalanıyla ikinci körfez savaşını çıkaran Amerikan yönetiminin, şimdi de aynı tezgahı Suriye yönetimine karşı uyguladığını ileri süren Rus diplomatlar, Libya'da Muammer Kaddafi'nin ölümüne kadar geçen süre içerisinde de uluslararası kamuoyunun kandırıldığı tesbitinde bulunuyor..
İNCİRLİK NEDEN RAKKA'YA TAŞINIYOR...
Enerji hatları ve kaynaklarına yakın ülkelerde hoşlanmadığı yönetimleri iktidardan uzaklaştırmak, Türkiye gibi üniter devletleri parçalamak için PYD gibi paravan örgütler aracılığıyla küçük devletçikler kurmayı amaçlayan Amerikan yönetiminin Ortadoğu'nun yeni Roma imparatorluğu rolü üstlendiği biliniyor. Rakka, Suriye'de Esad yönetiminin devrilmesine gerek kalmadan doğrudan Amerikan yönetiminde, Ortadoğu'nun tamamına askeri müdahalede bulunulabilecek coğrafi konuma sahip. Üstelik herhangi bir anlaşmaya bağlı kalmadan sınırsız miktarda askeri gücü barındırabileceği kukla bir yönetimle, uluslararası tepkileri de göğüsleyebilir.
Rakka konusunda Rusya'nın sessizliği, Türkiye'nin tek başına PYD'ye karşı yürüttüğü baskı NATO ülkelerini de kaygılandırıyor. Fırat Kalkanı Harekatı ile bir PKK koridoru oluşturulmasının önüne geçen Ankara, son haftalarda örgütün Suriye ve Irak'taki mevzilerini havadan ve karadan vurması Pentagonu kızdırsa da, harekat halen devam ediyor. Amerikan bayrağıyla terör örgütü PKK paçavralarının yanyana geldiği Türkiye Suriye sınırındaki çirkin görünütünün ardından TSK personeli ile NATO üyesi ABD'li subayların nasıl bir iletişim dili geliştireceği gizemini korurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Her an sınır ötesi harekat yapabiliriz' açıklaması gerginliği daha da tırmandırıyor.
Terör örgütü DEAŞ'a yönelik operasyon için çok sayıda NATO ülkesi uçağının konuşlandırıldığı İncirlik'in yakın gelecekteki rolü belirsizliğini korurken, Pentagon'un terör örgütleriyle verdiği görüntü, Türkiye'nin sırtında ağır bir yük olarak görülmeye başlandı bile.
Amerikalı Coni'lerin PKK bayrağı altında sınırlarımızda nöbet tutması, sadece İncirlik'i değil, bundan sonra bu ülke ile yapılacak olan tüm tatbikatları ve askeri ilişkilerin geleceğinin de sorgulanmasını neden oluyor.