Hizbullahçı'nın derdi başka | Bıçaklı meczup laiklik ürünüymüş
Türkiye'yi domuz bağı cinayetleriyle tanıştıran, onlarca insanı aynı yöntemle diri diri toprağa gömerek katleden terör örgütü Hizbullah'ın siyasi kanadı, caniyane infazlara imza atan teröristleri çabuk unutmuş. Hizbullah'a terör örgütü diyemeyen AKP iktidarının küçük ortağı HÜDA PAR, Eskişehir'de bilgisayar oyunundan etkilenerek bıçaklı saldırı düzenleyen şahısla ilgili olayı değerlendirirken Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk ile devletin temel ilkelerinden laikliğe dil uzatmaya kalktı.
HÜDA-PAR Genel Başkanvekili Şahzade Demir'in kargaları bile güldüren zorlama değerlendirmesine sosyal medyadan sert eleştiriler yöneltildi. Demir, açıklamasında Eskişehir’de dün 18 yaşındaki Arda K.'nin geldiği bir cami avlusunda elinde taşıdığı bıçak ve balta ile rastgele önüne gelene saldırması, görüntüleri izleyenleri dehşete uğrattı. Hücum yeleği ile kask ve gözlük takıp Nazilerin “Kara Güneş” amblemini göğsüne yapıştırdığı görülen saldırgan 5 kişiyi yaraladı.
Irkçı kürtçü yapılanmalara ses çıkarmayan Demir, bıçaklı saldırgan hakkında yayın yasağı konulmasına rağmen açıklamasında skandal ifadelere yer verdi
Sosyal medya platformu X'teki hesabından saldırganın kendi kaydettiği görüntüleri paylaşan, HÜDA-PAR Genel Başkanvekili ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, saldırıyı laiklik ve kemalizmle ilişkilendirmekten çekinmedi.
HÜDA-PAR Genel Başkanvekili Demir, kanlı saldırı için "Laikliğin, Kemalizmin, batıcılığın gölgesine sığınarak İslama saldıranlar, müslümanların kutsallarını hedef göstererek toplumu bir birine kırdırmak isteyenler! Alın size eseriniz!" ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya olayın Eskişehir’de Tepebaşı Rauf Orbay Caddesi, Şehit Rüstem Demirbaş Parkı çay bahçesinde meydana geldiğini açıklamasına rağmen, konuyu çarpıtarak yalan söyleyen HÜDA-PAR Genel Başkanvekili Şahzade Demir, Konca Kuriş başta olmak üzere yüzlerce satırlı, baltalı domuz bağlı cinayeti unutmuşa benziyor. Hizbullah'ın mezarlık olarak kullandığı tarlalardan, gizli cezaevlerinde kurulan hücrelerden çok sayıda ceset çıkarılmıştı.