9432,55%-0,61
38,45% 0,09
43,69% -0,11
4071,99% -0,67
6651,81% 0,00
Fatih Kısaparmak, ailecek hazırladığı son albümüyle geri dönüyor.. Sanatçı geçtiğimiz aylarda son albümü ‘Sonsuza Kadar’ ile hayranlarının karşısına çıktı. Kendisi ve eşi Şebnem Kısaparmak’ın imzasını taşıyan şiir ve bestelerden oluşan albümün altında aile imzası var. Çünkü albümdeki eserlerin düzenlemeleri de çiftin büyük oğulları Ozan Kısaparmak’a ait. Ünlü sanatçı, “Kendimi emanet edecek kadar güvendiğim için birlikte çalıştık, çok da başarılı bir yapıt oluşturdu. Şebnem ile ‘Canım Benim’ adlı ortak bestemizi beraber seslendirdik. Albümü oğullarım Ozan ile Kaan’a ithaf ettim.” dedi.
Moral Dünyası Dergisi’ne konuşan Fatih Kısaparmak, bugünün starlık tanımını yaptı. “İdeal sanatçı, sanatına idealizm penceresinden bakandır. Çağının tanığı, toplumun sözcüsü olandır.” diyen Kısaparmak, gerçek star olabilmenin ilk koşulunun, yaşarken klasikleşebilmek olduğunu dile getirdi. Sanatçı, ünlü olduktan sonra kendisinde değişen tek şeyin telefon numarası olduğunu söyledi. Kısaparmak, “Şan, şöhret, para, mevki, aslında halüsinasyondan ibaret. Bunlar zehirli baldır. Toplumdaki ayrışmalardan rahatsızlık duyuyorum. Yıllarca bizleri birbirimize yapıştıracak sevgi ve sanattan yoksun kaldık.” yorumunu yaptı. “Hayata dar ve önyargılı pencerelerden bakarsanız, sanatınızı da politik ajitasyon düzeyine indirgemiş olursunuz.” diyen Kısaparmak, “Ben, sanatımın siyasal değil, belki sosyal boyutlu olduğunu söylüyorum. Yaşadığımız toplumsal histeriyi paraya tahvil ederek çok büyük servetler elde edilebilir, buna tenezzül edenler de var. Ancak, bu da topluma ve sanata ihanet etmektir.” eleştirisinde bulundu. Çocuklarını yetiştirme şekline de değinen Kısaparmak, “Çocuklar donmamış betona benzer. Onların beyninde ve yüreğinde bırakacağımız her iz, hayatları boyunca kalır.” dedi.