Gezi Tarihi'nden notlar, Rakamlarla Gezi olayları

Gezi Tarihi'nden notlar, Rakamlarla Gezi olayları

Taksim gezi parkı olayları tarihi, Rakamlarla Gezi Parkı olayları, Taksim Gezi olayları, Gezi Parkı olayları, Gezi parkı olayları tarihi

Türkiy sivil demokrasi hareketi içerisinde molotof kokteylleri, ses bombaları, havai fişekleri ve biber gazlı, tomalı müdahaleleriyle Taksim Gezi Parkı'nın ayrı bir yeri var.
Türkiye'de ilk kez tarihsel düşmanlıkların, ideolojik ayrılıkların utunulduğu Taksim Gezi Parkı eylemleri 28 Mayı 2013 tarihinde öğleden sonra, bir ağacın iş makinasıyla sökülmek istenmesiyle başladı.

28 Mayıs 2013 Gezi Parkı olaylarının başladığı gün
41 gün, Gezi Parkı olaylarının sürdüğü gün sayısı
79 il, Bayburt ve Bingöl dışında 79 ilde protesto gösterileri düzenlendi.
15 Haziran 2013, Gezi Parkı'na kurulan protestocu çadırlarının polis tarafından kaldırıldığı gün
7.478, Gezi olayları boyunca yaralanan kişi sayısı (TBB rakamlarına göre)
91, Polisin attığı gaz bombaları fişekleriyle kafa travması geçiren kişi sayısı..

15 günde 150.000 adet gaz bombası atıldığı, 3.000 ton su sıkıldığı, OC Gas, CS Gas ve CR Gas olmak üzere 3 çeşit gaz sıkıldığı, göz gibi hassas organlarda kalıcı hasarlar verebilen FN-303 adlı silahtan göstericileri boyamak için ‘bizmut’ içeren kapsüller atıldığı medyada yer aldı.
8 sivil hayatını kaybetti, 2 güvenlik görevlisi şehit oldu.
10 kişi gözünü, 1 kişi dalağını kaybetti.
Gezi Parkı olayları süresince 7 polis memurunun intihar ettiği iddiası Emniyet Müdürlüğü tarafından yalanlandı.
Borsa İstanbul olayların başladığı gün yüzde 10.5 değer kaybetti, olaylar süresince bu düşme devam etti.
Tüm Türkiye'ye yayılan Gezi Parkı eylemleri nedeniyle perakende cirolarında, restoran ve sinema müşterisinde yüzde 30-90 arası düşüşler yaşandığı belirtilmiştir.

Dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler'in açıkladığı resmi rakamlara göre, 4 Haziran itibariyle 77 ilde 603'e yakın eylem gerçekleşti.
Yapılan eylemler sırasında 280 işyeri,
1 özel konut,
6 kamu binası,
18 belediye otobüsü,
207 özel araç,
103 polis aracı, bir polis merkezi  
11 AK Parti hizmet binası tahrip edildi, ateşe verildi.
280 ATM tahrip edildi.
Binlerce otobüs durağı ve reklam alanı talan edildi.

GEZİ OLAYLARI SÜRESİNCE NELER OLDU?

Gezi sürecinde ilk gözaltı yine ilk müdahelelerle geldi. Taksim Meydanı’ndaki Gezi Parkı’na 28 Mayıs 2013’te gelen iş makinalarının ağaçları sökerek ve keserek parkı yıkmaya başlamasına engel olmak isteyen gruba polis ekipleri biber gazıyla müdahale etti. Taksim Dayanışması üyelerinin başlattığı parkta nöbet tutma eylemini 30 Mayıs 2013’te polis ekipleri sabaha karşı gaz bombalarıyla dağıttı. Eylemcileri zorla park dışına çıkaran polis ekipleri eylemcilerin çadırlarını ve eşyalarını yaktı, eylemciler tarafından dikilen fidanları da söktü. Müdahale sonrasında bir kişinin yaralandığı, bir kişinin de gözaltına alındığı belirtildi. Gezi Parkı eylemlerinde ilk gözaltı da o gün yapıldı. Sonrasında yaşanan ve tüm illere yayılan olaylarda ise toplam 5 bin 685 kişi gözaltına alındı, Türkiye genelinde de onlarca iddianame hazırlandı.
İstanbul ’da Gezi Parkı direnişi sonrasında açılan dava sayısı 41. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıkladığı resmi verilere göre İstanbul’da 41 iddianame hazırlandı ve iddianamelerde toplam 563 şüpheli yer alıyordu. Ayrıca bu iddianameler dışında savcılığın açıkladığı bilgilere göre İstanbul’da 6’sı Terörle Mücadele Kanunu’ndan olmak üzere toplam 42 soruşturma da devam ediyordu. Olaylar hakkında ise toplamda 249 şikâyet bulunuyor.

255 SANIKLI GEZİ DAVASI BAŞLADI

İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada 7’si yabancı uyruklu 255 sanık yargılanıyor. Sanıklara yöneltilen suçlamalarda ise, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”, “görevi yaptırmamak için direnme”, “kamu görevini usulsüz üstlenme”, “kamu malına zarar verme”, “özel kıyafetleri usulsüz kullanma”, “suçluyu kayırma”, “ibadethaneyi kirletmek suretiyle zarar verme” ve “hırsızlık” gibi suçlardan çeşitli oranlarda değişen hapis cezaları istenmişti. Eylemler sırasında doktorlar ve tıp öğrencileri gönüllü olarak kurdukları revirlerde, yaralanan eylemcilere acil müdahalelerde bulunmuştu. 255 sanıklı davada yargılananlar arasında Gezi Parkı yaralılarına müdahale eden doktorlar da bulunuyor.

SOSYAL MEDYA MESAJLARINA DAVA
Gezi Parkı eylemleri, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün açıkladığı verilere göre sadece Bayburt ve Bingöl’de olmamıştı. Gezi Parkı eylemleriyle ilgili birçok ilde yüzlerce soruşturma veya dava açıldı. Bu soruşturmalar, sadece eyleme katılanlarla sınırlı değildi. Sosyal medyada eyleme destek veren kamu personelleri hakkında idari soruşturmalar açıldı. Ayrıca Gezi Parkı eylemleri sırasında birçok Twitter ve Facebook kullanıcısı da hâkim karşısına çıktı. Açılan davalarda ise sanıklara “devlet büyüklerine hakaret etmek” suçlamaları yöneltildi ve iddianamelerde ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan “mağdur” olarak kabul edilmişti.

30 YABANCI GÖZALTI, 17'Sİ SINIR DIŞI

Eylemler sırasında yabancı uyruklu öğrenciler ve hatta gazeteciler de gözaltına alındı ve sınır dışı edildi. Gezi Parkı eylemlerinde 30 yabancı uyruklu gözaltına alındı. Gözaltına alınan yabancı ülke vatandaşları, hükümete yakın medya tarafından ajan ilan edildi ve yabancıların 17’si sınır dışı edildi. İstanbul’da 2 ABD, 2 Alman, 7 Fransız, 2 İsveç, 1 İngiliz, 2 Kanada, 2 Suriye, 1 Yunan, 1 İran, 1 İtalya, 1 Bulgar vatandaşı, Ankara’da 4 İran, 1 Rus ve uyruğu bilinmeyen 1 kişi Eskişehir’de 1 Fransız, Kocaeli’nde 1 Azerbeycan olmak üzere toplam 30 yabancı ülke vatandaşı eylemlerde gözaltına alındı. Sınırdışı edilen 17 kişiden 2’si çalışmayan, 4’ü öğrenci, biri sığınmacı, biri gazeteci, biri stajyer, ikisi mühendis, biri fotoğrafçı, biri işletmeci, biri sosyal pedagog, biri işçi, biri kaynakçı, birinin de serbest meslek sahibi olduğu Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanmıştı.

KIRMIZILI KADINA BİBER SIKAN POLİSE 3 YIL

Gezi Parkı eylemleri sırasında genel bir polis şiddetine yönelik İstanbul’da maalesef henüz bir dava açılmadı. Şu ana kadar sadece “kırmızılı kadın” Ceyda Sungur’a biber gazı sıkan polis memuru Fatih Zengin hakkında görevi kötüye kullanmak suçlamasıyla 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, genel anlamda yaşanan polis şiddetiyle ilgili olarak ise tek bir soruşturma savcısı görevlendirdi. Görevlendirilen savcı da gelen şikayetleri dosyaya ekledi ve tüm MOBESE kameraları, TV ve gazete görüntülerini topladı. Savcılığın elinde binlerce saatten oluşan toplamda yaklaşık 40 terabyte görüntü birikti. Görüntülerin incelenmesi ve suç unsurlarının tespit edilmesi için bir bilirkişi heyeti oluşturulması kararlaştırıldı. Üniversitelere yazı yazıldı. Ancak bilirkişi heyeti hiçbir zaman tam anlamıyla göreve başlayamadı. Yolsuzluk operasyonları sonrasında ise Memur Suçları Savcısı görevinden alındı. Savcının görevden alınmasıyla polis şiddeti soruşturması sekteye uğratıldı ve bir soruşturmanın olup olmadığı bile artık meçhul.

İstanbul Emniyeti'nden 'CNN muhabiri' açıklaması

Bu arada dün İstanbul Emniyet Müdürlüğü CNN İnternational muhabiri Ivan Watson'un gözaltına alındığı iddialarıyla ilgili bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, 'Polis CNN International muhabiri Ivan Watson'u gözaltına aldı' haberleri yalanlandı.
Yapılan açıklamada şöyle denildi:

"Bazı basın ve yayın kuruluşlarında yer alan 'Polis CNN International muhabiri Ivan Watson'u gözaltına aldı.' haberleri gerçeği yansıtmamaktadır.

İlgili şahıs yapılan denetimlerde pasaportunu ibraz edememiş, bilahare pasaportunu getirmesi üzerine hakkında başkaca bir işlem yapılmamıştır. "