Safer Ayı nedir ? Safer ayında hangi dualar okunur?

Safer ayı bugün başladı. Uğursuzlukların ve musibetlerin ayı olarak adlandırılan Safer ayı için bol bol dua ve namaz tavsiye ediliyor

04 Aralık 2013 Çarşamba 00:45
Safer Ayı nedir ? Safer ayında hangi dualar okunur?






Bugün Safer Ayı'na girdik Hicri ayların ikincisi olan safer ayına girdik. Halk arasında bela ve uğursuzlukların gök katının 1. katına intikal edeceği, musibetlerin insanların peşini bırakmayacağı ay olarak bilinen Safer için bunun yanlış bilgi olduğunu söylüyor. Peygamber Efendimiz'in hastalığa yakalandığı ay olarak bilinen Safer içinde bol bol ibadet. zikir ve tesbihat yapılması tavsiye ediliyor.

UZMANLAR NE ÖNERİYOR

Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Paksoy, makbul ve sahih rivayetlerde böyle olayların vuku bulacağını destekleyen bir hadisin olmadığını belirterek, bu ayı tüm müslümanların oruç ve dualarla süslemesi gerektiğini söylüyor.
Kadir Paksoy, diğer aylardaki gibi safer ayında da nafile ibadetlerin, Allah’a yaklaştıracak vazifelerin tekrarlanmasını öneriyor. Bu ayın nafile oruç ve dualarla ihya edilebileceğini vurgulayan Paksoy, Efendimiz’in (sas) de her ayın başlangıç, orta ve son günleri ile pazartesi ve perşembe günlerini oruçlu geçirmeye önem verdiğini kaydediyor. “Pazartesi ve perşembe günleri haftalık ameller, Allah’a arz olunur. Müslim ve Tirmizi’de Peygamberimiz’in oruçluyken amellerinin arz olunmasını istediği ve bugünleri de oruçlu geçirdiği bildiriliyor.” diyen Paksoy, bu günlerde oruç tutmanın sünnet ya da müstehap kabul edildiğini aktarıyor.

SAFER AYI İNSANLARIN BERAATİ İÇİN ZİRVE AY

Hicri takvimde bazı ayların ve günlerin; gerek içinde farz kılınan ibadetler, gerekse bir kutsi tarihin unvanı olmaları hasebiyle mukaddes tanındığı biliniyor. Safer ayı ise bu aylar içerisinde suçlu, musibetli ay gibi dertli bir ay ilân ediliyor. Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Paksoy, makbul ve sahih rivayetlerde böyle olayların vuku bulacağını destekleyen bir hadisin olmadığına dikkat çekiyor. Zaman ve mekânın insanlar için uğursuz olmadığını, aksine insanların beraatindeki zirve dilimler olduğunu vurgulayan Paksoy, safer ayının yanı sıra diğer ayların da uğursuz olduğuna inanmanın İslam düşüncesine zıt olduğuna işaret ediyor. Bu gibi inanışların Cahiliye devrinden kalma inançlar olduğunu söyleyen Kadir Paksoy, “Allah hiçbir ayı, bir günü uğursuz şekilde ve kötülük için yaratmamıştır. Safer ayının da uğursuzlukla alakası olmadığını bilmememiz gerekiyor. Allahü Teâlâ’nın birçok ayette zamana yemin etmesi de bizim bu zaman dilimlerine önem vermemiz gerektiğini anlatıyor.” diyor.

UĞURSUZLUK RİVAYETLERİ MAKBUL DEĞİL

Safer ayında yapılan işlerin hayırsız uğursuz olacağı noktasındaki iddiaları destekleyen herhangi bir rivayetin olmadığını hatırlatan Paksoy, “Safer ayının uğursuz, musibetli olduğuyla ilgili sahih, makbul bir rivayet olmadığı gibi zayıf rivayet de mevcut değil.  Uydurma bir rivayet varsa bunlar da uydurma olduğu için merduttur, yani reddedilmiştir. Bu itibarla makbul rivayetlerde böyle bir husus yoktur.” şeklinde konuşuyor. Bu sebeple aya, güne, herhangi bir olaya bakarak uğursuzluk ve ümitsizlik manası çıkarmanın yanlış olduğunu belirten Paksoy, “Böyle bir görüş ve düşünce bidattir. Bidat, İslam’da olmayan bir şeyi öne sürmektir. Bunu teyit eden herhangi bir rivayet ve dayanak da yoktur. Uydurma hususlar varsa onlar bizi bağlamaz deyip anlatmakta fayda var.” ifadelerini kullanıyor.


SAFER AYINDA KILINACAK NAMAZLAR VE OKUNACAK DUALAR

Safer ayının ilk ve son çarşamba gününün gecesinde, yani salı gecesi kılınacak namazdır; İslam alimleri dinimizde gecenin günden önce geldiğini belirterek Cuma'ya, Perşembe Günü okunan akşam ezanı ile girildiğini hatırlatıyor.

1 Rekât : Fatiha'dan Sonra ; 17 Kevser Sûresi
2 Rekât : Fatiha'dan Sonda; 5 İhlâs Sûresi
3 Rekât : Fatiha'dan Sonra ; 1 Felâk Sûresi
4 Rekât : Fatiha'dan Sonra ; 1 Nâs Sûresi

Safer ayının ilk ve son çarşamba günü, öğlen ve ikindi namazı arasında kılınacak namazdır;
1 Rekât : Fatiha'dan Sonra ; 11 İhlâs Sûresi
2 Rekât : Fatiha'dan Sonda; 11 İhlâs Sûresi
Bu namazdan sonra 100 kere "Yâ dâfia'l-belâyâ, idfâ anna'l-belâyâ, fallâhü hayrun hâfizan ve hüve Erhâmü'r-Râhimin, inneke alâ külli şey'in kadir" okunmalı ve dua edilmelidir.


TÜRLÜ BELA VE UĞURSUZLUKLARDAN KORUNMAK İÇİN
Ayet-el Kûrsi:
Evden çıkarken ve eve girerken Ayet-el Kûrsi okunmalıdır: Evden çıkarken okuyan her işinde muvaffak olur ve hayırlı işleri başarır. Evine gelince okursan iki Ayet-el Kûrsi arasındaki işlerin hayırlı olur ve fakirliğin önlenir. Bir kimse evinden çıkarken Ayet-el Kûrsi'yi okursa, Hakk Teâlâ yetmiş Meleğe emreder, o kimse evine gelinceye kadar ona dua ile istiğfar ederler.

Evden çıkarken üç kere: "BİSMİLLAHİ HASBİYALLAHİ LAİLAHE İLLA HÛ ALEYHİ TEVEKKELTÜ VE HÜVE RABBİL ARŞİL AZİYM" söylenmelidir.

Safer ayında her gün mutlaka 100 kere "LA HÂVLE VELÂ KUVVETE İLLA BİLLAHİL ALİYYİL AZİYM" denilmelidir. Günde 100 kere söyleyenden, en hafifi fakirlik olmak üzere çeşit çeşit bela, musibetleri kaldırılır.

Ayrıca yine safer ayında (ve her zaman) her gün mutlaka günde 100 kere salâvat getirmek lazımdır. salâvat çok bela ve musibetleri çevirir, dünya ve Ahirette kurtuluşuna sebep olur. En EFDÂL Salâvat'ı Şerife: "ELLAHÜMME sâlli âla seyyidina Muhammedin ve ve âla âlihi ve sahbihi efdâle salevatike ve adade me'lumatike ve bârik ve sellim"

Allah'u  Teâlâ'yı devamlı zikretmek lazımdır. Zira Allah'u  Teâlâ'yı zikretmek en büyük ibadettir, belaları musibetleri çevirir. En efdal zikir "LA İLAHE İLLALLAH" dır.

Enes bin Mâlik'e RA Peygamberimizin öğrettiği çok tesirli bir dua:

Bu duayı sabah (mümkünse güneş doğmadan) 3 kere ve akşam güneş battıktan hemen sonra okuyan, korkmaya tek layık olan yalnız ALLAH'tan C.C. korksun . Başta zalim devlet başkanı , şeytan, cin ve insanların şerrinden, büyü ve efsunlardan hiçbiri ALLAH'ın C.C. izniyle hiçbir şekilde zarar veremez. Hz Osman'dan RA bildirildiğine göre ani belalardanda korunur. Ayrıca Zehir verilse tesir etmez ALLAH'ın izniyle(hergün okumak lazımdır):
"Bismillahillezi Lâ Yedurrü meâs mihi şey-ün fil-erdi ve lâ fissemai ve hüves semiül âliym"

KUŞLUK NAMAZI VE KORUNMA (iki,dört,altı,sekiz yada oniki rekât kılınabilir):
-"Her gün, sizin her bir mafsalınız için bir sadaka terettüp etmektedir. Her tesbih bir sadakadır. Her tahmîd bir sadakadır, her bir tehlîl bir sadakadır. Emr-i bi'l-ma'ruf bir sadakadır. Nehy-i ani'l-münker de bir sadakadır. Bütün bunlara, kişinin kuşlukta kılacağı iki rek'at namaz kâfi gelir." Hadis-i Şerif / Müslim, Müsâfirîn 84, (720); Ebu Dâvud, Salât 301, (1286).

-"İnsanda üçyüzaltmış mafsal vardır. Her bir maf sal için bir sadakada bulunması gerekir. Mescidde toprağa gömeceği bir balgam, yoldan bertaraf edeceği, bir engel... Bunları bulamazsa, kuşluk vakti kılacağı iki rek'at namaz!" Hadis-i Şerif / Ebu Dâvud, Edeb 172; (5242).

-Allah'ı Teâlâ hazretleri buyurdu ki: "Ey Ademoğlu! Günün evvelinde benim için dört rek'at namaz kıl, ben de sana günün sonunu garantileyeyim. '' Hadis-i Şerif / Tirmizî, Salât 346, (475).

-"Kim kuşluğun bir çift (namaz)ına devam ederse, deniz köpüğü kadar çok da olsa, ALLAH günahlarını affeder." Hadis-i Şerif / Tirmizî, Salât 346, (476). (Sadaka Cehennem ateşine perdedir.)

Son Güncelleme: 13.05.2019 18:26
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.