10 Ağustos 2014 Pazar günü gerçekleştirilen seçimler ile biliyorsunuz 12’inci cumhurbaşkanının halk olarak seçtik. Bu da demokrasinin gereği idi. Tabi sandık başına gidenler de oldu gitmeyenlerde. Hatta bazı siyasiler adayları beğenmeyince hem sandık başına gitmediler hem de gidenlere engel oldular. Tabi seçim sonuçlarında partilerinin aday gösterdiği Ekmeleddin İhsanoğlu seçilemeyince muhali bu vekiller hemen CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu’na karşı kazan daldırdı.
Bu vekillerin başını da aday tespiti sırasında ismi Cumhurbaşkanlığına geçen Emin Ülker Tarhan, Nur Serter ve Süheyl Batum’la birlikte TBMM’de düzenledikleri basın toplantısında parti yönetimine sert eleştiriler yöneltildiğini hep birlikte gördük. Tabi Emine Ülker Tarhan ve ekibi bu eleştiriyi yapar da grup Başkan vekili Muharrem İnce boş durur mu? Tabi ki kurt dumanlı günü sever. Her başarısızlık sonrasında olduğu gibi yine birileri sahneye çıkıp küçük olsun benim olsun hesabı yapmaya başladılar. Neymiş efendim Kılıçdaroğlu ve ekibi gitsin ben geleyim düşüncesi hakim. Yani hiç birisi bu partiyi nasıl başarılı hale getiririz gibi bir çalışması içerisinde değiller.
Hem de Kılıçdaroğlu’na karşı bayrak açan bu kişilerin çoğu TBMM’ye yine Kılıçdaroğlu sayesinde girdiklerini hepimiz biliyoruz. Ne diyorlar 2’inci tura taşıyabileceğimiz bir seçimi ilk turda kaybettik. Dünyada başka bir parti yoktur ki sonuçlar açıklanmadan havlu atsın. Partilerin kendi görüşlerini anlatarak kitlesini artırmak gibi görevleri olduğu unutulmuştu bu dönem. 14 partinin desteğini alan bir adayın Erdoğan’dan az oy almasını başarı olarak nitelemek CHP’nin aklıyla alay etmektir bence.” Bu sözler bana ait değil. Bu sözler Kılıçdaroğlu’na başkaldıran Emine Ülker ve beraberindekilere ait.
Yukarıda söylediklerinin bir kısmına katılıyorum, bir kısmına katılmıyorum. Neden katılmadığımı izah edeyim. Ey Emine Ülker Tarhan Hanım siz bir milletvekili olarak çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nin ismi açıklandıktan sonra ne yaptınız? Ne kadar çalıştınız? Nerelere gittiniz? Gittiğiniz yerlerde hak size nasıl bir tepki gösterdi? Önce bu sorulara bir açıklık getirmeniz gerekir. Çünkü bildiğim kadarıyla hiçbir çalışma içerisine girmediniz. Aksine açıklanan adaya karşı olduğunuzu beyan ettiniz. Bu doğrultuda da oy verecek olanları dahi olumsuz etkilediniz. İnsanların sandık başına gitmemesinde sizin ve diğer arkadaşlarınızın etkisi oldu. Hal böyle olunca da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ilk turda seçimi kazandı. Ne diyelim hayırlı olsun. Doğrusu da bence bu olmalı.
Peki, Sayın Emine Ülker Tarhan Hanım ve Muharrem İnce Bey ve sizin gibi düşünenlere sesleniyorum. Recep Tayyip Erdoğan’ın başarısındaki sırrı hiç araştırma gereği duydunuz mu? Tabi ki hayır. Hemen diyeceğiniz ilk iş din üzerinden siyaset yapıyorlar. Peki, siz de yapın. Sizin elinizi tutan ve ağzınızı kapatan mı var? Siz neden bu kadar İslamiyet’e karşı soğuk bir partisiniz? Halk neden CHP deyince öcü gibi görüyor? En önemlisi CHP’de lidere karşı neden bir sadakat yok? Bakın hiç Başbakan Erdoğan7a karşı bir sadakatsizlik var mı? Yok. Hep lidere itaat var. Bundan dolayı da başarı kendiliğinden geliyor. Ama CHP’ye bir bakın daha seçim olmadan birbirinizi yemeye başladınız. Kusura bakmayın ama böyle demokrasi olmaz. Demokrasi önce lidere saygıdır. Başarısızlık halinde niçin başarısız olunduğunun sebepleri araştırılmalı ve doğru bulunmalıdır. Ama sizin tek bildiğiniz sizi sırtında taşıyan lideri hançerlemek ve koltuk kavgası yapmaktan başka bir şey değildir. Erdoğan’ın dediği gibi hep aynı, “Tencere tava, hep aynı hava” hepiniz aynısınız ve sürekli kavga ediyorsunuz. Acırım Kılıçdaroğlu’nu. Çünkü etrafındakiler çalışmadan koltuğa oturmak istiyor.
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
